25 Temmuz 2014 Cuma

Keçe Aslancık

Merhaba arkadaşlar,
Tatilde olduğumdan dikiş makinemi de getiremediğimden ufak tefek işlerle meşgul oldum son günlerde. Geçenlerde keçe balerin yapımını denemiştim. Bir takipçimden de nasıl yapıldığı ile ilgili mail aldım bunun üzerine kendimce nasıl yaptığımı fotoğrafladım. Tabi buraya getirdiğim malzemeler de kısıtlı, hatta en çok kullanılacak şeyi beyaz ipi getirmeyi unutmuşum. Nasılsa oyalanmalık olduklarından çok da sıkıntı yok.
Netten bulduğum aslancık figürü. Daha fazlasını BURADAN bulabilirsiniz.
İstediğim ölçüde ekranda büyütüp kağıda kalıbını çıkarttım


İlk önce taban oluşturmak için kalıbın tamamından 1 adet kestim. Sonrasında her bir parçanın kalıbını ayrı ayrı çıkarttım. Turuncu yele kısmının içini çıkarttım ama siz yaparsanız o parçanın içi çıkarılmamalı.Kuyruk kısmı çok ince olduğundan onu hiç kullanmadım. Kuyruğu farklı bir şekilde yaptım. 

Yelenin içine başı yerleştirerek iğne ardı dikişi yaptım. Yüzdeki hatları tek tek siyah ip ile dikerek oluşturdum.


Yukarıda gördüğünüz şekilde gövde parçasını da ucu ucuna birbirine birleştirdim. Burası da düz dikişle olabilirdi tabii. Farklı bir efekt vermesini istediğimden bu şekilde yaptım. Son olarak yine keçeden bir kuyruk yaptım ve içine elyaf koyarak taban parçası ile birleştirdim. Anahtarlık olacak kendisi, yanımda başka malzeme olmadığından şimdilik böyle.

Bunlarda keçe ile yaptıklarımdan bazı resimler:

Üstteki resimde battaniye dikişi resmi var. Ben en kolay tığ işi örer gibi yaptığımdan bu şekilde yapıyorum.  

Orantısız zuzu. Önce oldukça büyük kalıp çıkarmıştım Tüm dikişler bittikten sonra gövdeyi biraz küçülteyim dedim, koca kafalı bir zuzum oldu. Ne demişler yaratılanı severim yaratandan dolayı, kendim yaptım kendim beğendim :)) 

Oğlumun arkadaşları da eve gelip beni bunlarla uğraşırken görünce istiyorlar tabii. Tokanın alt kısmında görünen pembe, yeşil ipleri kendisi yaparak daha özgün bir hale getirdi tokasını.

Umarım faydalanan ve çok daha güzellerini yapan arkadaşlar olur. 

MUTLU, HUZURLU, İYİ BAYRAMLAR.


17 Temmuz 2014 Perşembe

Blog Kardeşim HAMUÇERA

Herkese merhaba,

Herkesin bildiği üzere Nebihan Akça'nın düzenlemiş olduğu blog kardeşliği etkinliğinde son eşleştirmeler yapıldı ve ben de HAMUÇERA bloğunun sahibi Nurten Hanım ile eşleştim. İlk başta dikkatlice okudum blog ismi çok değişik geldi. Meğer dağ çileği imiş, yeni bir şey daha öğrenmiş oldum.
Bloğu pek çok kez baştan sona inceledim. Çok güzel, yaratıcı fikir ve önerile ile karşılaştım. Mesela BURADA çok cici mutfak havluları süslemiş Nurten Hanım. Bayıldım. Dantel fisto her şeye farklı bir hava katıyor gerçekten. Şu havluların güzelliğine şirinliğine bakar mısınız?

Daha sonra değişik çanta tasarımları yapmış Nursel Hanım. Çanta ile ilgili tüm yazılara da BURADAN ulaşabilirsiniz. Şiddetle tavsiye edilir. 


Benim en çok beğendiklerimden birisi de aşağıdaki mutfak önlüğü. Nedense hiç mutfak önlüğü kullanmam. Bulaşık yıkarken önün ıslanır o hoşuma gider, çıkarmam da öyle üstümde kurur. Ama bu önlük benim gibi hiç kullanmayanları bile kendine aşık edebilir. Önündeki ufak cebin güzelliği ve önlüğe kattığı şıklığa bakar mısınız? 

Daha bitmedi Nursel Hanımın marifetleri, biraz da dantel, el işi ve nakış işlerinden örnekler vermek istiyorum. Tüm bu güzelliklere de BURADAN ulaşabilirsiniz.

Dikiş dikebilenlerin feyz alacağı, dikemeyenlerin ise sipariş verebileceği nadide bir bloğu bu güzel etkinlik sayesinde yakından tanıma fırsatı bulduğum için çok sevindim. Tüm bunlar ve çok daha fazlası için Nurselin Atölyesi- HAMUÇERA adresini tıklamanız yeterli.

Sevgilerimle...

6 Temmuz 2014 Pazar

Minik Kızlarım

Sıcak yaz günlerinde geç saatlere kadar oturunca oyalanmalık denemelikler yaptım. Artık kızım yok demem :))) Çok sevimli olmamışlar mı ama?
Bu şirin kızın adı baale
İlk deneme için çok da kötü değil bence. Çok küçük boyutlarda olduğundan ancak kalem süsü gibi birşey olarak kullanılabilir. 

Bunlarda ablalarım ve ben :)))

Biraz sabır gerektiriyor evet ama ortaya çıkan güzelliğe değiyor bence...
 
Kendisi tekne kazıntısı olur, ben kendim :))

Ortancamız

En büyüğümüz

İnsanın kardeşi olması çok güzel bir duygu. Uzakta olsa hatta küs bile olsa oralarda bir yerlerde canından bir parçanın olması maalesef her çocuğa nasip olmuyor. Bu resmi seçmemdeki neden herhalde onları çok özlemiş olmamdan kaynaklandı. Dilerim en kısa zamanda görüşürüz, canım ablalarım :))

4 Temmuz 2014 Cuma

Rahat Pantolon # 2

Bu da benim yeni pantolonum arkadaşlar. Daha önce diktiğim pantolonda biraz daha paçaları dar olacak şekilde biçtim. Belini lastikli yaptım. Olmazsa olmazım pantolonu cepli yaptım yine... Önceki pantolonun dikiş aşamaları detaylı olarak BURADA mevcut. Dikişe yeni başlayanlar bir göz atın derim. 


Tatil yöresinde yaşayan şanslı insanlardan biri olarak bugün oğlumla sıcakta bunaldığımızdan kendimizi ıslatıp geri döndük. Bayram çocuğu gibi diker dikmez hemen giydim pantolonumu da :)) 


Tril tril oh çok rahat, bir kumaşım daha var mavi üzeri çiçekli. Onunla etek yapmak istemiştim aslında ama son dakika karar değiştirerek onunla da böyle rahat bir pantolon mı diksem demiyor değilim.

Yeni dikişlerle görüşmek üzere inşallah.

3 Temmuz 2014 Perşembe

Yeni MİMim




Uzun zaman olmuş en son yazalı. Aslında bu kadar ihmal etmezdim bloğumu ama ara sıra elde olmayan nedenler çıkabiliyor, hepimizin bildiği üzere. Üzerimden bir büyük  yükü daha attıktan sonra kendimi kumaşçıya atarak bir eteklik bir de pantolunluk kumaş alarak kendimi bir parça şımarttım bugün. Dikilenler en kısa zamanda bloğumda olacak. Çok severek ve beğenerek takip ettiğim Dikiş, Tasarım, Moda ve Alışveriş bloğunun yazarı NİLGÜN SÖZVEREN tarafından mimlenmiş bulunuyorum. Aslında bu kadar popüler bir blog tarafından mimlenmek beni ayrıca mutlu etti çünkü aslında 6 aylık bir blog yazarıyım. Çok teşekkür ederim tekrar Nilgün Hanım :)))


Daha da ötesinde bence ne olursa olsun biri tarafından mimlenmek bir arkadaşlık, dostluk, iyi niyet, destek, ilgi ve alaka göstergesi ve sanırım ben daha önce ne kadar mimlenmiş olursam olayım bana gönderilen her mimde minnetlerimi sunarak elimden geldiğince yanıtlayacağım, her mim de mutlu olacağım :))) Benim mimlediğim arkadaşlarımdan aynı tutumu bekliyorum anlamına gelmez tabii bu, bunu da belirteyim.Taze bir edebiyat mezunu olarak bu sefer sınavlarda sayfalarca yazdığım makaleler, analizler gibi bu mimin de hakkını vermek niyetindeyim. Sıkılmadan okuyan herkese şimdiden teşekkürler.


1) En çok sevdiğiniz yönünüz nedir? 

Yeniliklere çok açık, vizyonu geniş bir kişiliğim var. Bu aslında güzel bir özellik fakat sonunda insanı biraz maymun iştahlılığa itiyor. Zaman geçtikçe her şeyi denemek, yapmak istiyor insan. Dolayısıyla da her telden çalmaya başlanıyor, tel dayanmıyor tabii. Bu durum ilgilendiğim hobilerde çok belirgin olarak ortaya çıkıyor. Yeni ya da farklı ne görsem deniyorum. Her şeyi az çok yapabiliyorum fakat hiç bir şeyde uzmanlaşamıyorum. Olsun ama yine de mutluyum bu durumdan. 

2)Sen hiç yağmur altında ağladın mı? 

Belki de ağlamışımdır ama inan hatırlamıyorum. Son iki buçuk yıldır ağlamak benim için ihtiyaç haline geldi. Canım anneciğimi kaybettiğimden beri gözyaşlarımı biriktirip biriktirip sonunda fena şekilde patlıyorum. Ağlamak çok rahatlatıyor, insan iç sıkıntısını sanki gözyaşlarıyla dışarı atıyor gibi. Genelde gece başımı yastığa koyduğumda ağlarım ama bazen bir resme bakarken, bazen bir kitabın satırlarında gezinirken, bazen bir şarkı duyduğumda, ya da gözlerimi diktiğim bir boşlukta... 


3)Diyelim ki sana 3 dilek hakki tanındı ama sadece insanları değiştirebileceksin. Kimleri ya da hangi özellikleri değiştirirdin? 

Sanırım bu dilek hakkımı ülkeyi yöneten, siyasette adı olan herkesi değiştirmek için kullanırdım. Mesela derdim ki Türkiye'ye yeniden Mustafa Kemal Atatürk gibi bir lider gelsin. Kendi çıkarları olmaksızın ülkenin geleceği için çalışsın. Güzel ülkemizin güzel çocukları için endişelenmeyelim. Geleceğimizden korkmadan, insanları din, ırk, dil olarak ayrıştırmadan ve yeniden bütünleştirebilecek bir lider gelse daha başka ne isterim ki... Çok mu zor bir şey istiyorum acaba?
 

4)Sen hiç yaz yağmurunda denize girdin mi? 

Evet girdim, tuhaf bir his...Yağmurdan kaçmamak güzel duygu. 


5)Yaşadığın en gülünç durum nedir? 
Çok gülünç duruma düşmüşümdür ama hiç bir şey gelmedi şimdi aklıma.


6)Kendine ünlüler dünyasından bir eş ya da sevgili seçseydin hangisini seçerdin?

Aslında tabi ki eşimden ve de hayatımdan çok çok mutluyum. Hatta en son eşime İrem Derici'nin KALBİMİN TEK SAHİBİ ni hediye ettim. Ama soru madem sorulmuş gençliğimde izlemekten zevk aldığım bir kaç kişiyi itiraf edebilirim. İlk göz ağrım Soner Arıca idi, sonrasında Mehmet Aslantuğ, Ozan Güven, Nejat İşler, Emre Altuğ şeklinde son buldu.

7)Hayatin bir film olsa hangi aktris oynasın isterdin? 

Hayatım bir film olsun da kim oynarsa oynasın... Öldükten sonra hayata bırakabileceğim faydalı bir hayatım, bir eserim, bir katkım, bir faydam olsa daha ne isterim ki? 


8)Sen hiç halka açık bir alanda kimseyi umursamadan ağladın mı? 

Yine ağlamaklı bir soru. Yine yukarıda verdiğim cevaba yakın bir cevap olacak ama annemi aniden kaybettiğim dönemde günlerce ve her ortamda ağladım. Özümde de çok sulu göz olduğumdan bu kadar ağır bir durumda nasıl olduğumu tahmin edersiniz herhalde. O dönemde çok uzun süre telefonda dahi konuşamadım arkadaşlarıma mesajlaşarak bildirdim gelişmeleri. Allah kimseyi sevdiklerinin acısı ile sınamasın, öyle durumlarda insan ne başkalarını ne de yeri zamanı istese de umursayamıyor zaten. 

9)Superman mi Batman mi? 

Superman daha sevimli sanki, neden ki acaba??? Tatile girdiğimizden beri sıklıkla izlediğimiz çizgi filmlerden biri olduğunda mıdır, kim bilir?  

10)Çocukken hepimiz bir nesneyi ya da bir olayı başka bir şey zannederdik. Senin öyle ilginç düşüncelerin oldu mu? 

 6 yaşlarında bal zannederek arap sabununu yemiştim. 

11)Hayatin anlamı nedir? 

Hayatın anlamı var mı yok mu bilmem ama bildiğim bir şey varsa o da hayat çok kısa ve son derece hızlı ilerliyor. Mümkün olduğunca sevdiğimiz şeyleri yapmak, önceliklerimizi sık sık gözden geçirmek, isteklerimizi ertelememek gerek. Bir de hayattan ayrıldığımızda güzel hatırlanmak, gerçekten özlenmek, iyi dualar almak lazım. Sevdiklerimizi ve sevenlerimizi çoğaltmak, iyi işlere adım atmak ve hayatı da doya doya yaşamak için elimizden geleni yapmak lazım. 

Benim daha önce mimlediğim arkadaşlarım cevaplamayadıkları için bu kez isim vermek istemiyorum. İçini dökmek isteyen herkesi mimliyorum...

İyi geceler